Günümüzde apartman hayatı, ebeveynlerin yoğun çalışma temposu gibi içinde bulunduğumuz sosyal koşullar, çocukların akranlarıyla sınırlı vakit geçirmesine neden olmakta, bu durum anaokulu ihtiyacını belirgin hale getirmektedir. Anaokulları sosyalleşmenin yanı sıra, çocuğun tüm gelişim alanlarının desteklenmesi, sosyal hayata adapte olması, özgüveninin gelişmesi ve akademik hayata hazırlanması için önemli bir ihtiyaçtır.
Çocuğum anaokuluna ne zaman başlamalı?
Çocuklar 24 aydan itibaren anaokuluna başlayabilmektedir. Ancak anaokuluna başlama zamanı, içinde bulunduğumuz koşullara ve çocuğa göre değişiklik gösterebilmektedir. Bu nedenle anaokuluna başlama zamanı için yalnızca yaşı baz almak doğru olmayacaktır. Yaşın yanı sıra çocuğunuzun bilişsel ve sosyal-duygusal açıdan anaokuluna hazır olması önemli bir kriterdir.
Peki çocuğumun anaokuluna hazır olup olmadığını nasıl anlarım?
Çocuğunuzun anaokuluna hazır olup olmadığını, günlük hayatta size gönderdiği bazı sinyalleri gözlemleyerek anlayabilirsiniz. En sık görülenler ise şunlardır:
- Sosyalleşme İhtiyacı
Anaokuluna başlama zamanına işaret eden en belirgin özellik sosyalleşme ihtiyacıdır. Sosyalleşme ihtiyacını çocuğunuzun diğer çocuklara gösterdiği ilgi üzerinden gözlemleyebilirsiniz. Yaşıtları ile oynama isteği, onlarla bir araya geldiği ortamlardan ayrılmak istememesi gibi durumlar çocuğunuzun sosyalleşme ihtiyacı olduğuna işaret eder. - Sosyalleşme Sorunları
Sosyalleşme ihtiyacı bazen sosyalleşme sorunları olarak kendini gösterebilmektedir. Çocuğunuzun yaşıtları ile bir araya geldiği ortamlara girmek istememesi, diğer çocuklardan kaçınması, onlarla oynamak istememesi veya oynarken sorunlar yaşaması başlıca sosyalleşme sorunları olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durum çocuğunuzun sosyalleşmeyi öğrenmesi ve yaşıtları ile sağlıklı vakit geçirmesi için bir okul desteğine ihtiyaç duyduğunu göstermektedir. - Akran ile İletişim Sorunları
Sosyalleşme sorunlarının yanı sıra çocuğunuzun akranları ile bir araya geldiğinde; diğer çocuklar ile kendi başına iletişim kurmaya çekindiğini, bir oyuncağı, bir alanı veya bir kişiyi paylaşmak istemediğini, sırasını beklemekte zorlandığını ya da sıklıkla diğer çocuklarla çatışma yaşadığını gözlemleyebilirsiniz. Buna bağlı olarak yetişkin odaklı olması, daha çok yetişkin ile iletişim kurmak ve oynamak istemesi olası bir durumdur. Okul ortamı çocuğunuzun yaşıtları ile sağlıklı iletişim geliştirmesine yardımcı olacaktır. - Farklı aktivite ihtiyacı
Anaokulu arayışına giren ebeveynlerin pek çoğu “biz ona evde yetemiyoruz!” cümlesini sıklıkla kullanır. Bu söylem bir bakıma doğrudur. Öğrenmeye açık oldukları bu dönemde çocuklar, sürekli olarak bir keşfetme durumu içerisindedir. Ev ortamında ise deneyimleyebilecekleri şeyler sınırlıdır. Dolayısıyla ilgi ve öğrenme isteklerini besleyecek farklı ortamlara ve yeni aktivitelere ihtiyaç duyarlar.
Siz de çocuğunuzda yukarıda belirtilen durumlardan bir ya da daha fazlasını gözlemliyorsanız, okul aramaya başlayabilirsiniz.
Pedagog Zeliha Venedik